HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin grup toplantısında Gara operasyonuna ilişkin konuştu ve “Ölümler nasıl gerçekleşmiş olursa olsun bu durumu kabul etmek elbette olası değildir, biz bunu açık açık kınıyoruz.” dedi…
Partisinin grup toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Gara operasyonunu ‘katliam’ olarak niteledi, geçmiş ve yakın geçmişten örnekler verdi.
“13 insanın aileleri aylar ve yıllardır sevdiklerini kavuşmak için her yolu denediler. Bu insanları sağ kurtarmak için basit yollar vardı. Amaç insan hayatını kurtarmak ise daha önce sınanmış yollar başarılı olmuş yöntemlerdi bunlara başvurulabilirdi.” diyen Sancar, “Gara’da açık sorumluluğu olan iktidar partimizi günah keçisi seçiyor. muhalefeti de sorumluluğuna karşılıklı etmek istiyor. Yeni ve ağır ve operasyondur. Herkes farkına varmalı. Yeni kırılmalar peşinde koşuyor iktidar. HDP’nin tutumu bellidir.” diye konuştu. Sancar şunları söyledi:
Gara operasyonundan laf ediyorum. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyoruz. Bu bir katliamdır, milletlerarası yardımsever hukukun ağır ve korkunç ihlalidir. İhtiyacımız olan şey hakikattir. Ölümlerin nasıl meydana geldiğini şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarmaktır. Şunu peşinen söyleyeyim, ölümler nasıl gerçekleşmiş olursa olsun bu durumu kabul etmek şüphesiz muhtemel değildir, biz bunu açık açık kınıyoruz. Kınamak yetmez, hakikati ortaya çıkarmalıyız. Ortaya çıkaramazsak ne adaleti ne barışı sağlayabiliriz. Hakikatin ve sorumluların tereddüde yer bırakmayacak şekilde ortaya konması lazım. Bugün Meclis’te sunum yapacak bakanlar verileri bakalım paylaşabilecek mi? öte yandan hayatını kaybedenlerin vefat sebeplerini ve şekillerini ortaya çıkarmanın en etkin yolu otopsi raporlarının paylaşılması. Uluslararası kurallar mevcuttur. Türkiye’deki adli makamların soruşturma yapma hükmü vardır.
Güvenilir, egemen, nesnel mekanizmaların işletilmesi gerekiyor. Milletlerarası hukukta kurallar konmuştur. İktidarın sorumluluğu bitmez. Yükümlülük minimum iki alanda söz konusu. Birincisi operasyonun üretim aşaması, ikincisi operasyon dışındaki seçeneklerin değerlendirilmemiş olunması…
“Bu ortamda bu insanların kurtarılması olası yok”
Operasyonun amacı neydi, kamuoyuna data verilmedi. Cumhurbaşkanı’nın geçen günkü konuşmalarından anladık ama niyet ve gaye alıkonmuş görevlilerin kurtarılması. Dünden beri vicdanlı yazarların, uzmanların, siyasetçilerin sorduğu sorular var. Savaş uçakları bomba yağdırıyor. Bu ortamda bu insanların kurtarılması mümkün değil.
“Sağ kurtarmak için basit yollar vardı”
Nitekim operasyonun başarısız olduğu kendi hedefi doğrultusunda Cumhurbaşkanı dobra dobra söylüyor. 13 insanın aileleri aylar ve senelerdir sevdiklerini kavuşmak için her yolu denediler. Bu insanları sağ kurtarmak için kolay yollar vardı. Amaç insan hayatını kurtarmak ise daha önce denenmiş yollar başarılı olmuş yöntemlerdi bunlara başvurulabilirdi. Operasyona karar veren bunun icrasında görevli olan yetkililer siyaseten açık şekilde sorumludur. Bu sorumluluğun gereğini yapmak zorundalar. Halka hesap vermek zorundalar. Hiçbir merci bu sorumluluktan kaçmayı haklı gösterecek yollara dilekçe hakkına sahip olamaz. Ne ailelerin acını bunu kaldırır, ne toplumun vicdanı kaldırır ne de Allah katında bunun yeri vardır.
“Her seferinde arkadaşlarımız üstüne düşeni yapmaya hazırlanmış olduklarını dile getirdi”
Bunundan önce bu tür durumlarda neler yapıldı. Çocuklarının özgür bırakılması için çabalayan aileler geçmişte partimizi de ziyaret etti. O süre arkadaşlarımızla yaptıkları görüşmelerde çocuklarının serbest kalması için destek istedi. Her seferinde arkadaşlarımız üzerine düşeni yapmaya hazırlanmış olduklarını dile getirdi. Fakat her seferinde sona kadar gelinip son düğüm çözülemedi. Son düğüm iktidarın adım atması idi…
Bugün hayatta olmayan 13 insanın mektuplarına baksınlar. İktidar adım atacaktı ve ırk hür kalacaktı ailelerine kavuşacaktı. Adım atılmadı. başkaca bizler Genel Kurul’da konuşmalar yaptık. Bu insanları bağımsızlık kalması için arkadaşlarımız seslendi. Bireysel olarak sürekli çabalayan arkadaşlarımız da var. Vekil olmadan önce de insan hakları mücadelesi için de bulunan Ömer Faruk Gergerlioğlu gaye gösteriliyor. Aynı şekilde Hüda Kaya…
“Düğümü atan iktidar”
Düğümü atan bu insanların sağ salim eve dönmelerini engelleyen, en azından eve dönecek adımı atmayan iktidarın kendisidir. 2013’te çözüm sürecinde Kenan Erenoğlu vardı. Partimizin girişimleri sonucu özgür bırakılmıştı. Bu insanları teslim edinmek için oluşturulan heyette vekillerimiz vardı. Maalesef 2015’ten sonra girişimlerden netice alamaz olduk. İktidar savaş politikasına sonunda kadar sarıldığı için bu yönde adım atılmadı.
“Fethullah Erbaş aylarca uğraştı”
Gerçekten geriye doğru dönüp bakarsak adının anılmasının hak eden şahsiyetler görüyoruz. Fethullah Erbaş, aylarca uğraştı. Riskler aldı. Linçlere maruz kaldı. Gitti alıkonmuş kişileri teslim alıp geldi. Elimizden geleni yaptık diyor iktidarın yetkilileri ne yaptınız? Bunu açıklayın. Girişimleri yapmamış almak en büyük siyasal sorumluluk. İktidar sorumludur. Bugün Meclis’te yapılacak oturumda bu konuda neler söyleyecekler göreceğiz.
“Dürüst yapmışlardır”
Korsanlar tarafından Türkiye vatandaşları alıkondu. Ayrıntıları açıklamadılar lakin tahmin etmek zorlama değil. O halk müziği için fidye de ödemişlerse içten yapmışlar. Hatırlayalım Musul Başkonsolosluğunun rehin alındığı olayı… Nasıl kurtarıldı halk görüşmeler yapıldı. Son seçenek bu cins durumlarda tek bir insanın bile hasar görmesi biçiminde olamaz. Devletler yurttaşlarının yaşamlarından sorumludur. Bugüne kadar iktidar 2015’ten bu yana bu yöntemi sade yöntemi kullanmadı.
Polemik yapma niyetinde değilim. İktidarın temsilcilerinin sözlerini tekrar etmek isteğinde değilim fakat şunun altını çizmem lazım.
“HDP’yi günah keçisi seçtiler”
Gara’da açık sorumluluğu olan iktidar partimizi günah keçisi seçiyor. muhalefeti de sorumluluğuna müşterek etmek istiyor. Yeni ve ağır ve operasyondur. Cümbür Cemaat farkına varmalı. Yeni kırılmalar peşinde koşuyor iktidar. HDP’nin tutumu bellidir. Biz demokratik çözüm istiyoruz. Biz bu ülkede barışın teminatıyız. İstedikleri operasyonu yapsınlar bize karşı hedefimizden zerre şaşmayacağız.
Ölümlerden avantaj devşirmenin çalışmanın hangi kitapta yeri vardır? Ne yaparsanız yapın bizi yolumuzdan alıkoyamazsınız. Bu yürüyüş büyük bedellerde geldi bundan daha sonra da aynı kararlılıkla devam edecek. Demirtaş’a da selam göndereyim. Bu gemi o limana varacak.
“Acı büyüdükçe toplum tahrip alır”
Kürt sorunu bu politikalarla çözülmez. Acı büyüdükçe toplum tahrip alır. Toplum haline gelebilmemiz için tercihimizi hayattan yana koymalıyız. Sorunları siyasetle, diyalogla, münazara ile seçmeliyiz. Diğer yol korku dilidir, vefat patikasıdır, yoksulluktur ve daha pozitif kırılmadır. Atılan her bomba canlarımızla soframızdan ekmeğimizi de alıyor.
Ölümleri yarışa sokmak, yası boğmak, insanları birbirine düşmanlartırmak kabul edeceğimiz şart değildir. Acıları kalbimizdedir. Toplum olarak yaşayabilirsek ama onurlu hayat kurabiliriz.