Yargı kararıyla Meclis ’e her yerde dönen CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, hüküm giydiği günü anlattı…
Tüzük Mahkemesi’nin (AYM) hakkında ikinci defa yargı ihlali verdiği ve milletvekilliği vasfını her tarafta şampiyon CHP’li Enis Berberoğlu, gazeteci Gürkan Hacır’ın KRT’de yayınlanan ‘Şimdiki Zaman’ programında, yargılanma süreci ve sonrasında yaşananlara dair uyarı çeken açıklamalarda bulundu. “Ben bu haberden ceza almadan bir sene önce, Tüzük Mahkemesi, Can Dündar ve Erdem Gül’ü yargılarken, ürünün gazetecilik olduğunu teyit etti.” diyen Berberoğlu, “O haberi 2 yıl önce yazan ve gazetecilik yapan Parlak gazetesi o saate kadar mahkeme önüne çıkmamıştı. Çelişki o kadar fazla vurgulandı fakat mecburen Parlak hakkında dava açtılar” ifadelerini kullandı.
MİT TIR ’ları davası yargılamalarında lehine karar veren hakimlerin ertesi gün adliyelerde görülmediğini, özel kararnamelerle görevden alındıklarını söyleyen Berberoğlu, “4 takvim süreçte 24 farklı etken tarafından yargılandım” diye konuştu.
Berberoğlu, açıklamasında şunları kaydetti:
“İrfan Fidan, iddianameye el yazısıyla bir not düşmüş”
Dönemin İstanbul Başsavcısı İrfan Fidan, iddianameye el yazısıyla bir not düşmüş. Mealen söylüyorum, ‘Bu adamlara iyi davranın, çok da ağır bir şey yapmayın’ gibi. Mesela, ‘FETÖ’den dava açmayın’ diyor. Benzer 14. Ağır Ceza heyeti bana müebbet, Parlak’a takipsizlik verdi.
24 ayrı baskın kadar yargılandım. Adli denetim koymayan başat bir daha görülmedi adliyede.
Bir öteki egemen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın müdahil olma isteğini reddetti. O da ertesi duruşmaya gelemedi. Bana müebbet vermek için özel heyet kurulması gerekiyordu. 10 aylık bir hakime bayan buldular. İmzaladı kararı. yeniden da gözükmedi.
“Bu da Cumhuriyet tarihinde bir ilktir”
Sonradan istinafa geldi iş. İstinaf 3-4 ay sonra cezayı bozdu. 14. Ağır Ceza, ‘Kararımı tartışmaya hakkın yok’ dedi. Beni istinaf yargılamaya başladı. Bu da Cumhuriyet tarihinde bir ilktir. Cezam bozuldu. Cezamı bozan dominant beni yargılamaya başlamadan yılbaşı gecesi özel kararname ile görevden alındı. Cezamı 5’te 1’e indirdiler. 25 yıllık cezam 5 yıl 10 avuç içi düştü. Mafya liderleri 18 yılla, 15 yılla tutuksuz yargılanırken ben 5 sene 10 ay içerde kaldım. Hakimi 1 ay sonra görevden aldılar.
“Müebbeti okudu. Benzeri süre dondu”
Berberoğlu, hüküm giydiği günü ve Adalet Yürüyüşü kararının alındığını duyduğu andaki duygularını anlattı: Baskın suratıma bakamıyor. Müebbeti okudu. Sanki zaman dondu.
Hakime gidip yanaştım. ‘Kaç yaşındayım biliyor musunuz?’ dedim. ‘Yok’ dedi. ‘O süre bir baksaydınız keşke, alacaklı çıkacaksınız, müebbet var dediniz ama ben o kadar yaşamam, baştan söyleyeyim. Yanlışlık olmasın’ dedim. Baktım espriyi de anlamıyor. Oğluma döndü niye o kararı verdiğini, nasıl itiraz edeceğini anlattı.
“Adalet Yürüyüşü’nü duyunca gözüm doldu”
O gün beni hücreye koydular kimsesiz. Üzerimde bazı elbise. Pek duvara bakıyorum. Dediler ama avukatın geldi. Baktım oğlumla, kızım gelmiş. Onlardan duydum Adalet Yürüyüşü’nü. İtiraf edeyim, gözüm doldu. Sana yapılan adaletsizlik insanların vicdanına dokunmuş. Yoldaşların yollara dökülmüş.
“Ben niye istisna olayım fakat?”
Türk hukuk sisteminin çadır tiyatrosuna döndüğünü savunan Berberoğlu, vatandaşın maruz kaldığı adaletsizliğin, vekilin başına geldiği vakit mesele olmasına karşı olduğunu kaydetti. Berberoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: Ben bu olayı Enis Berberoğlu’nun Meclis’e dönmesi veya hapisten çıkması olarak görmüyorum. Benim hakkımda Anayasa Mahkemesi 3 tane karar verdi. Yalnızca 2 karar lehime. Burada tartıştığımız şey hukuk. Bunu vatandaş her gün yaşıyor adliyede. Ben niye istisna olayım ki?
“Hapse girebilir miyim bu sebeple? Girebilirim, ama mutlaka çıkarım”
Berberoğlu, hakkında üst sınırdan hazırlanan fezlekeyi değerlendirirken de, “acilen bizim hesaplarımıza tarafından 61 sene ceza isteniyor. Alabileceğim en yüksek ceza 5 sene 10 ay ile aldığım eski ceza. Hapse girebilir miyim bu sebeple? Girebilirim, lakin mutlaka çıkarım. Bu tamamen 14. Ağır Ceza’nın yargısız infaz kısmı. Uygulamayacaklarını bilmeme karşın itiraz edeceğim. Burada mesele onlara hukuku aydınlatmak” diye konuştu.